Günümüzde tüm sektörlerde hizmet veren kurumların teknoloji ve bilişim sistemlerini kul- lanması kaçınılmaz hale gelmiştir. Gün geçtikçe genişleyen altyapılarımız ve varlıklarımızın yönetimi zorlaşmaya başlayıp, daha fazla iş gücüne ihtiyaç duymaktadır.
Varlıklarımızın büyük bir çoğunluğu doğrudan dış ağlarla bağlantılı bir yapıya dönüşmüştür .
Sürekli olarak gelişmeye devam eden teknoloji ile birlikte varlıklar güncelliklerini hızlıca yitire- bilmektedirler. Varlıklarımızda oluşan zafiyetler hızlıca güvenlik açıklıklarına dönüşebilmekte- dir.Kurumların hedefi en kısa sürede bu güvenlik açıklarının farkına varıp , iyileştirmeler ile en kısa sürede eylem almaktır. Bu da periyodik olarak sızma testi yaptırma ihtiyacını doğurmuştur. Ancak güvenlik testi maliyetlerinin yüksek olmasından dolayı kurumlar bu testleri yılda bir kez yaptırabilmektedir. Ancak üreticiler neredeyse her hafta zayıflıklara güncellemeler yayınlamaktadırlar.
Sızma testi, yapılan an’ın bir röntgenini çekmek gibidir. Yani yeni çıkan/çıkabilecek zafiyetlerden haberdar olmamıza yardımcı olmamaktadır.
Bilgi sistemleri gün geçtikçe daha da karmaşık bir yapının parçası olmaktadır, yönetimi ve denetlen- mesi oldukça zorlaşmaktadır. Profesyonel destek alma ihtiyacı vardır.
Bu sorunu çözüme ulaştırmak için varlıklarımızın sürekli periyotlarda denetlenmesi , zafiyetlerden en kısa sürede haberdar olunması ve iyileştirmel- erin yapılması kurum varlıklarını güvende tutmak için olmazsa olmaz bir ihtiyaç doğurmuştur.
Farklı tipte denetleme araçlarının verilerinin bir arada toplanamaması ve bu verilerin analiz edilip en kısa sürede eylem alma ihtiyacı, bütüncül çözümlere ihtiyaç doğurmuştur.